|
BÜLTENİMİZE ABONE OLUN |
1- Antalya 1. İdare Mahkemesinin vermiş olduğu bir kararında;
İşyerinde SGK Denetmenince 15/10/2019 tarihinde yapılan fiili denetim sırasında tüm çalışanların tam ve sürekli olarak çalıştıklarını beyan ettikleri, ancak fiilen çalıştıkları tespit edilen bazı sigortalıların 2019/09 dönemine ait hizmetlerinin Kuruma eksik bildirildiğinin anlaşıldığı, bu nedenle işverene 5510 sayılı Yasanın 86 ve 102 nci maddelerine istinaden eksik bildirimden dolayı İPC uygulandığı, işverence yapılan itirazın yerinde görülmeyerek kesin olarak reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Bunun üzerine davacı işverence Danıştay’a başvurulmuş ve kanun yararına temyizen incelenerek kararın bozulması istenilmiştir.
2- Danıştay Onuncu Daire Başkanlığının 12.08.2025 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan konuya ilişkin 08.04.2025 tarihli, E. No: 2021/4297, K No: 2025/1909 sayılı kararında özetle;
2.1- Yukarıda belirtilen tespitlere ilaveten, 2019/09 dönemine ilişkin olarak işverenin eksik bildirim için sunmuş olduğu “ücretsiz izin belgeleri”nin sonradan düzenlenebilir nitelikte bir belge olması nedeniyle kabul edilmeyerek davalı Kurumca reddedilmesi üzerine, Antalya 1. İdare Mahkemesinin kararıyla davanın reddine kesin olarak karar verildiği,
2.2- Davacı işveren tarafından, idare mahkemesince savunmalarına itibar edilmeden eksik değerlendirme ile karar verildiği belirtilerek, kesin olarak verilen kararın kanun yararına bozulması talebinde bulunulduğu,
2.3- 5510 sayılı SGK Yasasının 86. maddesinin 1. ve 4. fıkraları birlikte incelendiğinde, ay içinde bazı iş günlerinde çalıştırılmadığı ve ücret ödenmediği beyan edilen sigortalıların, 30 günden az çalıştıklarını ispatlayan belgelerin işverence ilgili aya ait aylık prim ve hizmet belgesine eklenmesinin şart olduğu öngörülmüş iken, sonradan yapılan yasal düzenleme ve Kurumca yayımlanan 13/04/2018 tarihli Genel Yazıda; eksik gün bildirim nedenlerinin ayık prim ve hizmet belgesinde/muhtasar ve prim hizmet beyannamesinde belirtilmesinin yeterli olarak kabul edileceğinin açıklandığı, eksik çalışmaya ilişkin belgelerin ilgili ay/aylar için düzenleneceği, ancak Kuruma verilmeyeceği, söz konusu belgelerin işverence saklanacağı, bu belgelerin Kurumca istenilmesi halinde ibraz edilmesinin zorunlu olduğu, ilgili bilgi ve belgelerin Kurumca yapılan tebligata rağmen ibraz edilmemesi veya ibraz edilen bilgi ve belgelerin Kurumca belirlenecek usul ve esaslara uygun düzenlenmemiş olması, halinde geçersiz sayılarak eksik günlere ilişkin prim belgelerinin Kurumca re’sen düzenleneceğinin belirtildiği,
2.4-Söz konusu uyuşmazlıkta; davacı tarafından, Kurumca uygulanan idari para cezasına yapılan itirazın, işverenin eksik bildirim için sunmuş olduğu belgenin (ücretsiz izin belgelerinin) sonradan düzenlenebilir nitelikte birer belge olması nedeniyle reddine karar verildiği ve sonuçta işyerinde çalışan işçilerin 2019/ 9. ayında 30 günden az bildirilmesi nedeniyle idari para cezası uygulandığı, ancak, bu çalışanların ücretsiz izin talebinin olması nedeniyle eksik gün bildiriminde bulunulduğu, söz konusu işçilerin anlık mesajlaşma uygulaması yoluyla mesaj atarak işe gelmeyeceklerini bildirdikleri, ücretsiz izin taleplerinin ise ayni tarihte mail yoluyla yapıldığı, ilgililerce imzalanan izin belgelerinin de iznin kullanıldığı günün ertesi iş günü tarihini taşıyan gmail yoluyla davacı işveren tarafından muhasebeye sunulduğu dikkate alındığında, söz konusu mesaj ve mail tarihlerinin değiştirilmesi mümkün olmadığından, eksik bildirime ilişkin belgelerin sonradan düzenlenmediği, iznin kullanıldığı sırada düzenlendiği sonucuna varıldığı,
Belirtilerek, aylık prim ve hizmet belgesi ekinde Kuruma verilmesi zorunluluğu kaldırılan belgelerin zamanında ve usulünce düzenlendiği sonucuna varılarak davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir.
Bilindiği gibi, mevcut uygulamaya göre, işverenlerce ay içinde 30 günden az çalışan işçilerin eksik günleri, Kurumca belirlenen kodlar sisteme girilerek Kuruma beyan edilmekte ve eksik günlere ilişkin belgeler Kurumca istenilmedikçe Kuruma ibraz edilmemektedir. Ancak söz konusu belgeler Kurumca istenildiğinde işverenin ibraz yükümlülüğü bulunmaktadır.
Dava konusu olayda, dört sigortalının ay içinde eksik bildirilen hizmetleri ile ilgili olarak SGK Denetmenince işyerinde fiili tespit yapıldığı, bu tespit üzerine işverenden istenilen eksik günleri kanıtlayan ücretsiz izin belgelerinin her zaman düzenlenebilir nitelikte olması nedeniyle itibar edilmeyerek işverene idari para cezası uygulandığı anlaşılmaktadır.
Her ne kadar 5510 sayılı Yasanın 59 uncu maddesinde, Kurum denetim elemanlarınca düzenlenen tutanakların aksi sabit olmadıkça geçerli olduğu öngörülmüş ise de, Danıştay kararında, bu hususta yapılan fiilen tespit sonucunda düzenlenen tutanağın geçerli olup olmadığına değinilmediği anlaşılmaktadır.
Öte yandan, hizmetleri eksik bildirilen dört sigortalının eksik gün nedeni olan ücretsiz izin taleplerinin süresinde ve aynı tarihli mail yoluyla yapıldığı, ilgililerce imzalanan izin belgelerinin de en geç iznin kullanıldığı günün ertesi iş günü tarihini taşıyan gmail yoluyla işverence muhasebeye sunulduğunun anlaşıldığı, dolayısıyla söz konusu belgelerin iznin kullanıldığı anda düzenlendiğinin kabul edilmesi gerekirken, sonradan düzenlenebilir mahiyette olduğundan bahisle gerçek durumu yansıtmadığı yönündeki davalı idarenin iddiasında hukuki isabet görülmemiştir.
Bu durumda, her zaman düzenlenebilir nitelikte olduğu kabul edilen ücretsiz izin belgelerinin süresinde ve usulüne uygun olarak düzenlendiğinin mail yoluyla kanıtlanması halinde, bu nitelikteki bir belgeye resmi nitelikteki belgeler gibi itibar edilmesi gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Bu bakımdan, bu ve benzer durumlarda mail yoluyla yapılan bildirimlerin, ilgililerce tarihlerinin değiştirilemeyeceği gerçeğinden hareketle, bir ispat vesikası olarak uygulamada kullanılabileceği değerlendirilmektedir.
İdare mahkemelerinin istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeden kesinleşmiş olan kararlarının, hukuka aykırı sonuç doğurduğundan bahisle temyiz isteği yerinde görüldüğü takdirde, kanun yararına bozulabildiği bilinmektedir. Ancak bu bozma kararları, Danıştay’ın sözü geçen kararında da belirtildiği üzere, daha önce kesinleşmiş olan yargı kararının hukuki sonuçlarını kaldırmamaktadır. (2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu Mad. 51 )
Bu nedenle, yazımızda belirtilen ve 12.08.2025 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Danıştay kararının bundan böyle emsal hadiselerde uygulanabileceği düşünülmektedir.
Hadi EYCE
SGK Uzmanı
|
|||
Yazdır
|
| Para Birimi | Döviz Alış | Döviz Satış | Efektif Alış | Efektif Satış |
| USD | 42.3771 | 42.4534 | 42.3474 | 42.5171 |
| EUR | 49.4583 | 49.5474 | 49.4237 | 49.6217 |
| GBP | 56.4542 | 56.7486 | 56.4147 | 56.8337 |
|
Online | : | 14 |
![]() |
Bugün | : | 1.794 |
![]() ![]() |
Bu Ay | : | 22.552 |
![]() ![]() ![]() |
Bu Yıl | : | 2.496.247 |
![]() ![]() ![]() ![]() |
Toplam | : | 41.974.730 |

