BÜLTENİMİZE ABONE OLUN |
TARİH | : | 07.11.2016 |
SAYI | : | 27575268-105[238-2015-330]-342130 |
KONU | : | Sosyal Güvenlik Kurumunca IPA Çerçeve Anlaşması kapsamında yapılan harcamalara ilişkin vergi uygulamaları ve belge düzeni hk. |
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; ... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ... vergi kimlik numaralı mükellefi olarak, Avrupa Birliği ile ortaklaşa finanse edilen ve Kurumunuz tarafından yürütülmekte olan İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi Operasyonel Programı (İKG OP) "Evde Çocuk Bakım Hizmetleri Yoluyla Kayıtlı Kadın İstihdamının Desteklenmesi Projesi" kapsamında;
hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmiştir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 61. maddesinde, "Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.
Ücretin, ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez." hükmü yer almıştır.
Diğer yandan, Kanunun 86 ncı maddesinde, beyanname verilmeyecek haller sayılmış olup, anılan maddenin 1/b bendinde, tek işverenden alınmış ve tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretler için yıllık beyanname verilmeyeceği, diğer gelirler için beyanname verilmesi halinde bu gelirlerin beyannameye dahil edilmeyeceği hükmü bulunmaktadır.
Öte yandan, aynı Kanunun 94. maddesinin birinci fıkrasının birinci bendinde ise hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61. maddede yazılı olup, ücret sayılan ödemelerden, (istisnadan faydalananlar hariç) 103 ve 104. maddelere göre gelir vergisi tevkifatı yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanunun 96 ncı maddesinde; "Vergi tevkifatı, 94. madde kapsamına giren nakden veya hesaben yapılan ödemelere uygulanır. Bu maddede geçen hesaben ödeme deyimi, vergi tevkifatına tabi kazanç ve iratları ödeyenleri istihkak sahiplerine karşı borçlu durumda gösteren her türlü kayıt ve işlemleri ifade eder." hükmü yer almakta olup, yine aynı Kanunun 98. maddesinde ise, "94. madde gereğince vergi tevkifatı yapmaya mecbur olanlar bir ay içinde yaptıkları ödemeler veya tahakkuk ettirdikleri karlar ve iratlar ile bunlardan tevkif ettikleri vergileri ertesi ayın yirmiüçüncü günü akşamına kadar, ödeme veya tahakkukun yapıldığı yerin bağlı olduğu vergi dairesine bildirmeye mecburdurlar. Yıl sonlarında tahakkuk ettirilen mevduat faizlerinden kesilecek vergilerin bildirilmesi için bu süre bir ay uzatılır…." hükmüne yer verilmiştir.
Türkiye ile Avrupa Birliği arasında 11.07.2008 tarihinde imzalanan ve 5824 sayılı Kanun ile onaylanması uygun bulunan Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA) Çerçeve Anlaşması'nın vergi istisnalarına ilişkin usul ve esasları, 08.05.2009 tarih ve 27222 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 1 Sıra No.lu Türkiye-Avrupa Birliği Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA) Genel Tebliğinde belirlenmiştir.
Anılan Anlaşma'nın 26/2-c maddesine göre, Türk vatandaşı olmayan ve Türkiye'de ikamet etmeyen gerçek kişiler tarafından, Avrupa Topluluğu (AT) Sözleşmelerinin ifasından elde edilen gelirler Türkiye'de gelir vergisine tabi tutulmaz.
Aynı Anlaşma'da, Türk vatandaşı olan ve Türkiye'de ikamet eden personele AT Sözleşmesi kapsamında yaptıkları görev nedeni ile ödenen ücretlerin gelir vergisinden istisna olduğuna dair herhangi bir hüküm bulunmamaktadır.
Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalara göre;
gerekmektedir.
Yukarıda yer verilen (IPA) Çerçeve Yardım Anlaşması ve Genel Tebliğinde bu kapsamdaki istisnaların uygulamasına ilişkin usul ve esaslar açıklanmıştır.
Söz konusu Tebliğde;
"4.8. Özel İletişim Vergisi İstisnası ve Uygulaması
4.8.1. Anlaşma Hükmü
IPA Çerçeve Anlaması'nın 26'ncı maddesinin 2/i maddesinde; "Yukarıda bahsedilen vergiler, gümrük ve ithalat vergileri ile yükler ve/veya eş etkili vergilerden başka; aşağıda belirtilenler de muafiyet kapsamındadır: Özel İletişim Vergisi" denilmektedir.
4.8.2. İstisnanın Uygulanması
AT Yüklenicisinin IPA Çerçeve Anlaşması uyarınca imzalanan AT Sözleşmesi kapsamında olan ve AT Sözleşmesi bütçesinden karşılanan özel iletişim vergisinin konusuna giren harcamaları, AT Sözleşmesinin süresi ile sınırlı olmak üzere, özel iletişim vergisinden istisnadır. AT Yüklenicisi, öncelikle bu istisna kapsamına giren harcamalara ilişkin özel iletişim vergisini ödeyecektir. Ancak, AT Sözleşmesi kapsamında istisna olan harcamalar dolayısıyla ödenen özel iletişim vergileri, AT Yüklenicisine aşağıdaki usul ve esaslar dahilinde iade edilecektir.
4.8.3. Ödenen Özel İletişim Vergisinin İadesi
İstisna kapsamında olmasına rağmen ödenen özel iletişim vergilerinin iadesi için, AT Yüklenicisi, devam eden AT Sözleşmeleri için AT Sözleşmesinin başladığı tarihten itibaren takvim yılı esas alınarak üçer aylık dönemlerle, süresi biten AT Sözleşmeleri için ise sürenin bittiği tarihten sonra KDV İstisnası Sertifikası aldığı vergi dairesi müdürlüğüne, doğrudan Gelir İdaresi Bakanlığı'nca KDV İstisna Sertifikası'nın verildiği durumlarda ise bu Tebliğ eki listede (EK-9) yer alan vergi dairesi müdürlüklerinden herhangi birine aşağıdaki belgelerle başvurması gerekmektedir.
4.8.3.1. Özel İletişim Vergisinin İadesi Başvurusunda İstenilen Belgeler:
AT Yüklenicisi, istisna olmasına rağmen ödediği özel iletişim vergilerinin iadesi için öncelikle ödenen özel iletişim vergileri ile ilgili fatura veya fatura benzeri belgelere ilişkin olarak liste hazırlayacaktır. Söz konusu liste, hibe yararlanıcısı tarafından "Bu listede belirtilen ve ekteki fatura veya fatura benzeri belgelerde ayrıntısı yer alan harcamalar, AT Sözleşmesi kapsamında yapılmış olup, AT Sözleşmesi bütçesinde bu konu için ayrılan bedel aşılmamıştır" şerhi düşülmek suretiyle onaylanacaktır.
Hibe yararlanıcısının aynı zamanda AT Yüklenicisi olması durumunda, söz konusu liste, Sözleşme Makamı tarafından onaylanacaktır. Bununla birlikte, Sözleşme Makamının Türkiye sınırları dışında olduğu durumda söz konusu listenin;
a. genel bütçeli kamu kurum ve kuruluşları, özel bütçeli idareler ile sosyal güvenlik kurumları ve bunlara bağlı birimlerin AT Yüklenicisi olması halinde bu kurumların üst idari amiri;
b. bunlar dışındaki AT Yüklenicilerinde ise, hibe yararlanıcısı unvanı ile gerçek kişi AT Yüklenicisinin kendisi, tüzel kişi AT Yüklenicisinde ise tüzel kişiliğin üst yetkilisi (örneğin, dernek veya vakıf başkanı, şirketlerde imzaya yetkili yönetici gibi);
tarafından onaylanması gerekmektedir.
AT Sözleşmesi bütçesinde, özel iletişim vergisi kapsamındaki harcamalar için bir bedel yer almamışsa iade yapılamaz. Ayrıca, AT Sözleşmesi bütçesinde bu konuda bir bedel yer almasına rağmen ibraz edilen fatura ve benzeri belgeler toplamı bu bedeli aşması halinde, bu bedeli aşan kısım için de iade yapılamaz.
4.8.3.2. Vergi Dairesi Müdürlüğünce Yapılacak İşlemler
Vergi dairesi müdürlüğü, daha önce KDV İstisna Sertifikası vermiş olduğu AT Yüklenicisinin, yukarıdaki bilgi ve belgelerle birlikte ödenen özel iletişim vergilerinin iadesi için başvurması halinde, yürürlükteki mevzuattaki usul ve esaslar dahilinde iadesi ile ilgili iş ve işlemleri yapacaktır."
denilmekte olup, söz konusu iadenin yukarıda yer alan açıklamalar çerçevesinde yerine getirilmesi mümkün bulunmaktadır.
5824 sayılı Kanun ile onaylanması uygun bulunan Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA) Çerçeve Anlaşması'nın 26/2-g maddesinde, "AT sözleşmeleri, Türkiye Cumhuriyeti'nde damga vergisine veya tescil harcına veya eş etkili diğer herhangi bir yükümlülüğe tabi olmayacaktır. Bu muafiyet, tedarik sözleşmeleri hariç, AT sözleşmeleri kapsamındaki işlemler ve ilgili ödeme emirlerine de uygulanacaktır." hükmü yer almaktadır.
Aynı konuda 1 Sıra No.lu IPA Genel Tebliği'nin "4.7.2.1 Damga Vergisi İstisnası Uygulaması" başlıklı bölümünde; "Avrupa Birliği veya Türkiye ile Avrupa Birliği ortak katkısı ile finanse edilen ve Sözleşme Makamı ile AT Yüklenicisi arasında imzalanan ve bu Tebliğ'in 3.5 numaralı bölümünde tanımlanan AT Sözleşmesi, damga vergisinden istisna tutulacaktır. Buna göre, Avrupa Topluluğu veya Türkiye veya hibe yararlanıcısı tarafından imzalanan ve bir faaliyetin, muhtemel ortak finansmanını da içerecek şekilde, IPA çerçevesinde finanse edilmesini sağlayan ve yasal olarak bağlayıcılığı olan her türlü belge damga vergisinden istisna tutulacaktır. Ancak, AT Yüklenicisi ile tedarikçi arasında düzenlenen tedarik sözleşmesi damga vergisi istisnasından yararlanamayacaktır." açıklamasına yer verilmiştir.
Buna göre, Sözleşme Makamı ile AT Yüklenicisi arasında imzalanan AT Sözleşmeleri damga vergisinden istisna tutulacaktır. AT Yüklenicisinin tedarikçi ile imzaladığı tedarik sözleşmesinin kendisi damga vergisinden istisna olmayacak, ancak mal ve hizmet alımlarına ilişkin olarak AT Yüklenicisi tarafından tedarikçiye yapılan ödemelere istinaden düzenlenen ödeme emirleri damga vergisinden istisna tutulacaktır.
Bununla birlikte, personele yapılan ücret ödemeleri nedeniyle düzenlenen kâğıtların damga vergisi istisnasından yararlanması mümkün bulunmamaktadır.
Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'nın Avrupa Birliği mali yardımları çerçevesinde gerçekleştireceği "Evde Çocuk Bakım Hizmetleri Yoluyla Kayıtlı Kadın İstihdamının Desteklenmesi Projesi" kapsamında çocuk bakıcısı olarak çalışacak kişiler ile imzaladığı sözleşmeler damga vergisine tabidir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 148, 149 ve Mükerrer 257. maddelerinin Maliye Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak, 350 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğiyle, bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin belirli bir haddi aşan mal ve hizmet alımlarını "Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)" ile; mal ve hizmet satışlarını ise "Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)" ile bildirmeleri yükümlülüğü getirilmiş, 362 ve 381 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleriyle bu yükümlülüğe ilişkin açıklamalar yapılmış, 396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile de söz konusu yükümlülüğün 2010 yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerinde yerine getirilmesinde uygulanacak usul ve esaslar ile bildirim hadleri yeniden belirlenmiştir.
Bu çerçevede, 396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin "Yükümlülük Kapsamındaki Mükellefler" başlıklı bölümünün (1.1.2) bendinde; "Kurumlar vergisinden muaf olan mükellefler, muafiyetten yararlandıkları hesap döneminden itibaren Ba-Bs bildirim formu vermeyeceklerdir." denilmektedir.
Buna göre, kurumlar vergisi mükellefiyetiniz olmadığından Ba-Bs bildirim formu verme yükümlülüğünüz de bulunmamaktadır.
Öte yandan, mezkur Kanunun 238. maddesinde "İşverenler her ay ödedikleri ücretler için (Ücret bordrosu) tutmaya mecburdurlar. Gelir Vergisi Kanununa göre vergiden muaf olan ücretlerle diğer ücret üzerinden vergiye tabi hizmet erbabına yapılan ücret ödemeleri için bordro tutulmaz... " hükmüne yer verilmiştir.
Buna göre, Avrupa Birliği ile birlikte ortaklaşa finanse edilen ve Kurumunuz tarafından yürütülmekte olan İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi Operasyonel Programı (İKG OP) "Evde Çocuk Bakım Hizmetleri Yoluyla Kayıtlı Kadın İstihdamının Desteklenmesi Projesi" kapsamında Kurumunuz kadrolu personeli olarak 657 sayılı Kanuna göre çalışan veya sözleşmeli personel olarak 4857 sayılı İş Kanununa göre çalışan destek personeline, projeden verilecek iaşe, ibate ve şehir içi masraflarını kapsayan ödemelerin ücret olarak değerlendirilmesi gerektiğinden, söz konusu ücret ödemeleri için Kurumunuz tarafından ücret bordrosu tanzim edilmesi gerektiği tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
|
Yazdır |
Para Birimi | Döviz Alış | Döviz Satış | Efektif Alış | Efektif Satış |
USD | 34.3333 | 34.3951 | 34.3093 | 34.4467 |
EUR | 36.2766 | 36.3419 | 36.2512 | 36.3964 |
GBP | 43.4323 | 43.6587 | 43.4019 | 43.7242 |
Online | : | 7 | |
Bugün | : | 11.454 | |
Bu Ay | : | 215.166 | |
Bu Yıl | : | 4.098.873 | |
Toplam | : | 38.916.934 |