BÜLTENİMİZE ABONE OLUN |
T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü |
TARİH | : | 16.01.2013 | |
SAYI | : | 64597866-125[6-2013]-2 | |
KONU | : | Vergi İnceleme Raporuna istinaden tarh edilen ve 6111 sayılı Kanun kapsamında ödenen kurum stopajının kurum kazancından indirimi hk. |
…
İLGİ: …
İlgide kayıtlı özelge talep formunda;
belirtilmiş olup yapılan tarhiyatlar sonucu şirketinizce 2012 yılında ödenen kurumlar vergisi stopajlarının, hangi yılın kurum kazancından indirim konusu yapılacağı konusunda Başkanlığımız görüşü sorulmuştur.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6. maddesinde; kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içerisinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safi kurum kazancının tespitinde GVK.nun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.
Aynı Kanunun "Kanunen Kabul Edilmeyen İndirimler" başlıklı 11. maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde de; "Bu Kanuna göre hesaplanan kurumlar vergisi ile her türlü para cezaları, vergi cezaları, 21.07.1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre ödenen cezalar, gecikme zamları ve faizler ile Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ödenen gecikme faizleri"nin kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılamayacağı hükme bağlanmıştır.
Diğer taraftan, GVK.nun 40. maddesinde indirim konusu yapılacak giderler sayılmış olup, maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde de, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safi kazancın tespitinde gider olarak indirilebileceği belirtilmiştir.
Ticari kazancın tespitinde iki temel ilke geçerlidir. Bunlar "dönemsellik" ve "tahakkuk esası" ilkeleridir. Tahakkuk esası ilkesinde, gelir veya giderin miktar veya mahiyet itibariyle kesinleşmiş olması, yani geliri veya gideri doğuran işlemin eksiksiz tekemmül etmesinin yanı sıra, miktarının ve işlemden kaynaklanan alacağın veya borcun ödeme şartlarının da belirlenmiş olması gereklidir. Ticari kazancın elde edilmesi tahakkuk esasına bağlanmış bulunduğundan, bir gelir unsurunun özel bir düzenleme bulunmadığı sürece, mahiyet ve tutar itibariyle kesinleştiği dönem kazancının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir. Dönemsellik ilkesi ise, bu gelir veya giderin ilgili olduğu döneme intikalinin sağlanmasıdır.
Buna göre; vergi inceleme raporlarına istinaden tarh edilen ve 6111 sayılı Kanunun 4. maddesi kapsamında yapılandırılarak 2012 yılında tamamen ödendiği belirtilen kurumlar vergisi kesintilerinin, 2012 yılı kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkündür.
Öte yandan, 6111 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılan vergi asılları dışında kalan cezaların, gecikme faizlerinin ve/veya TEFE/ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanan tutarların ise kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılamayacağı tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
|
Yazdır |
Para Birimi | Döviz Alış | Döviz Satış | Efektif Alış | Efektif Satış |
USD | 35.1368 | 35.2001 | 35.1122 | 35.2529 |
EUR | 36.6134 | 36.6794 | 36.5878 | 36.7344 |
GBP | 43.9486 | 44.1777 | 43.9178 | 44.2440 |
Online | : | 5 | |
Bugün | : | 10.995 | |
Bu Ay | : | 354.831 | |
Bu Yıl | : | 4.620.480 | |
Toplam | : | 39.438.541 |