TARİH |
: |
24.01.2019 |
SAYI |
: |
. UŞAK VALİLİĞİ Defterdarlık Gelir Müdürlüğü Sayı : 52796708-130-E.1781 |
KONU |
: |
Varlık şirketine devredilen rehinli alacak nedeniyle yapılacak icra yoluyla satışta KDV ve Damga Vergisi istisnası. |
İlgide kayıtlı yazılarınızda; Tasfiye Halinde
Taşıt Kiralama ve Turizm A.Ş. adına kayıtlı
-
-
Plakalı araçların icra yoluyla satışının yapılacağı, rehin alacaklısı
banka A.Ş. iken rehin alacaklarını
Varlık Yönetim A.Ş.' ye devrettiği, bu durumda KDV Kanununun 17/4-l maddesi uyarınca sadece varlık şirketinin söz konusu araçları icra yoluyla yapılan satıştan alacağa mahsuben alması halinde mi KDV' den muaf olacağı, yoksa üçüncü kişilerin de söz konusu araçları icra satışı yoluyla almaları halinde de KDV ve Damga Vergisinden muaf olup olmadığı hakkında Defterdarlığımız görüşü talep edilmektedir.
Katma Değer Vergisi Kanunu Yönünden:
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun (17/4-l) maddesine göre, 30.01.2002 tarih ve 4743 sayılı Kanun hükümlerine göre kurulan varlık yönetim şirketlerinin bankalar, özel finans kurumları ve diğer mali kurumlardan devraldığı alacakların tahsili amacıyla bu alacakların teminatını oluşturan mal ve hakların (müzayede mahallinde satışı dahil) teslimi ile aynı Kanuna göre finansal yeniden yapılandırma çerçeve anlaşmaları hükümleri kapsamında yeniden yapılandırılan borçların ödenmemesi nedeniyle bu borçların teminatını oluşturan mal ve hakların (müzayede mahallinde satışı dahil) teslimi katma değer vergisinden istisnadır.
Buna göre, varlık yönetim şirketleri tarafından bankalar, özel finans kurumları ve diğer mali kurumlardan devralınan alacakların tahsili amacıyla bu alacakların teminatını oluşturan mal ve hakların müzayede yoluyla satışı işleminde, bu mal ve hakların alacağa mahsuben varlık yönetim şirketleri tarafından satın alınması ve varlık yönetim şirketleri tarafından alacağa mahsuben satın alınan hak ve alacakların üçüncü şahıslara satışı katma değer vergisinden istisna tutulacaktır.
Ancak, varlık yönetim şirketinin devraldığı alacakların tahsili amacıyla, alacaklı adına ipotekli veya rehinli olmayıp genel haciz yolu ile başlatılmış icra takibi neticesinde kaydına iştirak haczi konulmuş olan taşınmaz ve taşınır malların satılması, genel hükümler çerçevesinde katma değer vergisine tabi olacaktır.
Damga Vergisi ve Harçlar Kanunu Yönünden:
492 sayılı Harçlar Kanununun 2. maddesinin birinci fıkrasında, yargı işlemlerinden bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanlarının yargı harçlarına tabi olacağı hükme bağlanmıştır.
492 sayılı Harçlar Kanununun 123. maddesinin birinci fıkrasında, "Özel kanunlarla harçtan muaf tutulan kişilerle, istisna edilen işlemlerden harç alınmaz." hükmü, beşinci fıkrasında ise, "Bu maddede veya diğer kanunlarda yer alan harçtan muafiyete ilişkin hükümler, bu Kanunun (1) sayılı tarifesinin "(A) Mahkeme Harçları" bölümünün (V) numaralı fıkrasındaki "keşif harcı" ve (1) sayılı Tarifesinin "B) İcra ve İflas harçları" bölümünün (III) numaralı fıkrasındaki "haciz, teslim ve satış harcı" bakımından uygulanmaz." hükmü yer almaktadır.
Öte yandan, 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 143. maddesinde; "Bankalar ve Fon dahil diğer mali kurumların alacakları ile diğer varlıkların satın alınması, tahsili, yeniden yapılandırılması ve satılması amacıyla, kuruluş ve faaliyet esasları Kurul tarafından belirlenen varlık yönetim şirketleri de kurulabilir. Varlık yönetim şirketleri alacaklarının tahsili ve alacakların ve/veya diğer varlıkların yeniden yapılandırılması kapsamında alacak tahsili amacıyla edindiği gayrimenkul veya sair mal, hak ve varlıkların işletilmesi, kiralanması ve bunlara yatırım yapılması ve yine alacaklarını tahsil etmek amacıyla borçlularına ilave finansman sağlamak veya sermayelerine iştirak etmek dahil olmak üzere her türlü faaliyeti gerçekleştirmeye yetkilidir.. ..Bu Kanun kapsamında kurulan varlık yönetim şirketleri ile 4743 sayılı Mali Sektöre Olan Borçların Yeniden Yapılandırılması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun bu Kanunla yürürlükten kaldırılan 3. maddesinin yedinci fıkrası uyarınca kurulun çıkarmış olduğu yönetmelik kapsamında kurulan varlık yönetim şirketlerinin yaptıkları işlemler ve bunlarla ilgili olarak düzenlenen kağıtlar, kuruluş işlemleri de dahil olmak üzere kuruldukları takvim yılı ve bunu izleyen beş yıl süresince 488 sayılı Damga Vergisi Kanununa göre ödenecek damga vergisinden, 492 sayılı Harçlar Kanununa göre ödenecek harçlardan, her ne nam altında olursa olsun tahsil edilecek tutarlar 6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu gereği ödenecek banka ve sigorta muameleleri vergisinden, kaynak kullanımını destekleme fonuna yapılacak kesintilerden ve 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanunun 39. maddesi hükmünden istisnadır." hükmü yer almaktadır.
Buna göre, 5411 sayılı Kanunun 143. maddesi gereğince, bu Kanun kapsamında kurulan varlık yönetim şirketleri ile 4743 sayılı Kanunun 5411 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılan 3. maddesinin yedince fıkrası uyarınca kurulun çıkarmış olduğu yönetmelik kapsamında kurulan varlık yönetim şirketlerinin, kuruluş işlemleri dahil bankalar ve Fon dahil diğer mali kurumların alacakları ile diğer varlıkların satın alınması, tahsili, yeniden yapılandırılması ve satılması ile ilgili olarak yaptıkları işlemlerinin, kuruldukları takvim yılı ve bunu izleyen beş yıl süresince, 492 sayılı Harçlar Kanununun 123. maddesinin beşinci fıkrası gereği "keşif harcı" ile "haciz, teslim ve satış" harcı hariç olmak üzere harca tabi tutulmaması gerekmektedir. Ancak, varlık yönetim şirketlerinin bankalar, Fon ve diğer mali kurumlar dışında gerçek veya tüzel kişilerin alacaklarının tahsili ile ilgili işlemlerine harç istisnası uygulanmayacağı tabiidir.
Diğer taraftan, 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun konusunu kağıtlar oluşturduğundan, damga vergisi yönünden somut olaya ilişkin belge örneklerinin gönderilmesi halinde görüş verilmesi mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.