KURUMLAR VERGİSİ KANUNU VE ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI YÖNÜNDEN
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3. maddesinin ikinci fıkrasında; Kanunun 1. maddesinde sayılı kurumlardan kanuni ve iş merkezlerinin her ikisi de Türkiye'de bulunmayanların sadece Türkiye'de elde ettikleri kazançları üzerinden vergilendirileceği hükme bağlanmış, üçüncü fıkrasında ise dar mükellefiyet mevzuuna giren kurum kazancının hangi kazanç ve iratlardan oluştuğu belirtilmiştir.
Aynı Kanunun 30. maddesinde, dar mükellefiyete tâbi kurumların maddede bentler halinde sayılan kazanç ve iratları üzerinden, bu kazanç ve iratları avanslar da dahil olmak üzere nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı belirtilmiş olup, maddenin birinci fıkrasının (c) bendinde gayrimenkul sermaye iratlarından kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükme bağlanmıştır. Vergi kesintisi oranları, 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu kapsamındaki faaliyetlerden sağlanacak gayrimenkul sermaye iratlarında %1, diğer gayrimenkul sermaye iratlarında ise %20 olarak belirlenmiştir.
Öte yandan, "Türkiye Cumhuriyeti ile Haşimi Ürdün Krallığı arasında Gelir ve Servet Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Diğer Bazı Hususları Düzenleme Anlaşması" 01.01.1987 tarihinden itibaren uygulanmaktadır. Söz konusu Anlaşmanın gayrimaddi hak bedellerine ilişkin 12. maddesinde;
"1. Bir Akit Devlette doğan ve diğer Akit Devletin bir mukimine ödenen gayrimaddi hak bedelleri, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
2. Bununla beraber, gayrimaddi hak bedelleri bunların doğduğu Akit Devlette ve bu Devletin mevzuatına göre de vergilendirilebilir; ancak bu şekilde alınacak vergi, gayrimaddi hak bedelinin gayrisafi tutarının yüzde 12' sini aşmayacaktır.
3. Bu maddede kullanılan "Gayrimaddi hak bedelleri" deyimi sinema filmleri ile televizyon film ve bantları dahil olmak üzere edebi, artistik veya ilmi bir eser üzerindeki telif hakkının; bir ihtira beratının, sınai veya ticari bir alameti farikanın; bir resim veya bir modelin, bir planın, gizli bir formül veya imalat usulünün veya sınai, ticari veya bilimsel teçhizatın kullanılması veya kullanma imtiyazı ve sınai, ticari veya ilmi alanlarda elde edilmiş bir tecrübeye ait bilgiler için ödenen her nevi bedelleri kapsar..."
hükümlerine yer verilmiştir.
Buna göre, firmanızın Ürdün mukimi firmadan inşaat işlerinde kullanılmak üzere kiraladığı iş makinesi karşılığında yapacağı ödemeler Anlaşmanın 12. maddesinin 3. fıkrasında yer alan "sınai, ticari, bilimsel teçhizatın kullanma imtiyazı veya kullanma hakkı" karşılığında yapılan gayrimaddi hak bedeli ödemeleri olarak değerlendirilecek olup, Türkiye'de uygulanacak vergi tevkifat oranı, aynı maddenin 2. fıkrası gereğince %12'yi aşmayacaktır. Ancak, söz konusu ödemeler için iç mevzuatımızda daha düşük bir oranın belirlenmiş olması halinde bu düşük oranın uygulanacağı tabiidir.
Diğer taraftan, aynı Anlaşmanın "Önleme Yöntemleri"ne ilişkin 23. maddesinin 2. fıkrası hükmü gereğince, söz konusu ödemeler için Türkiye'de bu şekilde ödenen vergi, Ürdün'de ödenecek bu gelire ilişkin vergiden mahsup edilmek suretiyle aynı gelir üzerinden iki defa vergi alınması önlenmiş olacaktır.
Anlaşma hükümlerinin iç mevzuata göre değişiklik getirdiği durumlarda Anlaşma hükümlerinden yararlanmak isteyen Ürdün mukimlerinin Ürdün'de tam mükellef olduklarını ve tüm dünya kazançları üzerinden bu ülkede vergilendirildiklerini Ürdün yetkili makamlarından alınacak bir belge (mukimlik belgesi) ile kanıtlamaları ve bu belgenin aslı ile noterce veya Ürdün'deki Türk Konsolosluklarınca tasdik edilen Türkçe tercümesinin bir örneğini, Türkiye'de vergi tevkifatı yapılmasının gerektiği durumlarda vergi sorumlularına, diğer durumlarda ilgili vergi dairesine ibraz etmesi gerekmektedir. Mukimlik belgesinin ibraz edilmemesi durumunda iç mevzuatımız hükümlerinin uygulanacağı tabiidir.