2015-05-02
ÖZEL BİNA İNŞAATLARINDA “FAALİYETTE BULUNULAN SON AYA” DİKKAT
İhale konusu işler ile özel bina inşaatlarından dolayı yeterli işçilik bildiriminde bulunulmuş olup olunmadığının Kurumca araştırılacağı hususu 5510 sayılı Kanunun 85 inci maddesinin ikinci fıkrasında öngörülmesine rağmen, bu araştırma işleminin ne şekilde yapılacağı ve fark işçilikten kaynaklanan prim borcunun hangi ay veya aylara mahsup edileceği hususu ikincil mevzuatta düzenlenmiştir.
Hal böyle olmakla birlikte Kurumca yapılan araştırma işlemleri sırasında özellikle özel bina inşaatlarının bitirildiği kabul edilen ay ile en son işçilik bildiriminde bulunulan ayın farklı olması halinde, fark işçilikten kaynaklanan prim borcunun hangi aya mal edileceği hususunda tereddütler yaşanabildiğinden, bu günkü yazımızda özel bina inşaatlarında Kurumca yapılan araştırma işlemi sonrasında tespit edilen fark işçilikten kaynaklanan prim borcunun hangi aya mal edileceği hususuna yer verilmiştir.
Hangi yılın maliyet bedeli esas alınacak?
Özel bina inşaatlarının maliyetinin tespitinde hangi yılın birim metrekare maliyet bedelinin esas alınacağı hususunda ikincil mevzuata bakıldığında, Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 111. maddesinin altıncı fıkrasında, “Başladığı yıl içinde bitirilmiş olan inşaatın maliyetinin hesaplanmasında o yıl için tespit edilen, başladığı yıldan sonraki yıllarda bitirilmiş inşaatın maliyetinin hesabında ise bitirildiği yıldan önceki yıla ait birim maliyet bedeli esas alınır.” şeklinde,
2011/13 sayılı Genelgede ise “Başladığı yıl içinde bitirilmiş olan inşaatın maliyetinin hesaplanmasında o yıl için tespit edilen, başladığı yıldan sonraki yıllarda bitirilmiş inşaatın maliyetinin hesabında ise bitirildiği yıldan önceki yıla ait birim maliyet bedeli esas alınır. Yapımına 2003 yılından önce başlanılan ve 01.05.2004 tarihinden sonra bitirilen özel bina inşaatlarında binaların yaklaşık maliyeti 2004 yılından önceki yılların birim maliyetleri toplanarak yıl sayısına bölünmesi ile elde edilecek maliyet ile inşaatın bittiği yıldan önceki yıla ait birim maliyetle toplanarak ikiye bölünmesi suretiyle bulunacak ortalama maliyet tutarı esas alınarak hesaplama yapılacaktır.” şeklinde açıklama yapıldığı görülecektir.
Dolayısıyla ikincil mevzuatta inşaatın maliyeti tespit edilirken “inşaatın bitirildiği tarihin” esas alınacağının hiçbir tereddüte mahal bırakılmayacak şekilde açık olarak belirtildiğini ifade etmek yanlış olmayacaktır.
Bu bağlamda, özel bina inşaatlarında ilişkisizlik belgesinin verilemesinden önce Kurumca yapılacak araştırma işlemleri sırasında inşaatın bitirildiği yıl dikkate alınarak,
-Başladığı yıl içinde bitirilen inşaatlar için, başlanılıp bitirilen (aynı) yılın,
-Başladığı yıldan sonraki yıllarda bitirilen inşaatlar için bitirildiği yıldan önceki yılın
metrekare maliyet bedeli esas alınacaktır.
2003 yılından önce başlanılan ve 1/5/2004 tarihinden sonra bitirilen özel bina inşaatlarında ise 2004 yılından önceki yılların birim metrekare maliyetleri toplanarak yıl sayısına bölünmesi ile elde edilen maliyet ile inşaatın bittiği yıldan önceki yıla ait birim maliyet toplanarak bulunacak rakamın ortalaması, inşaatın metrekare maliyet bedeli olarak esas alınacaktır.
Fark işçilikten kaynaklanan prim borcu hangi aya mal edilecek?
Fark işçilikten kaynaklanan prim borcunun hangi aya mal edileceğine dair ikincil mevzuata bakıldığında,
Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 112. maddesinin üçüncü fıkrasında, “Fark işçilikten kaynaklanan prim borcunun Ünitece ihale konusu işlerde yapılan araştırma sonucunda bu Yönetmeliğin 110 uncu maddesine göre tespit edilen ve Kuruma bildirilmediği anlaşılan asgari işçilik miktarı üzerinden, gerçek veya tüzel kişiler ile tüzel kişiliği haiz olmayan kurum ve kuruluşlarca yapılan özel nitelikteki inşaat işyerlerinde ise bu Yönetmeliğin 111 inci maddesi uyarınca hesaplanan prim tutarı, aksine bir tespit olmaması hâlinde, faaliyet süresinin son ayına mal edilerek tahakkuk ettirilmek suretiyle gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte ödenmek üzere işverene tebliğ olunur.” şeklinde
2011/13 sayılı Genelgede ise “Ünitece ihale konusu işlerde yapılan araştırma sonucunda tespit edilen ve Kuruma bildirilmediği anlaşılan asgari işçilik miktarı üzerinden, gerçek veya tüzel kişiler ile tüzel kişiliği haiz olmayan kurum ve kuruluşlarca yapılan özel nitelikteki inşaat işyerlerinde ise hesaplanan prim tutarı, aksine bir tespit olmaması hâlinde, faaliyet süresinin son ayına mal edilerek tahakkuk ettirilmek suretiyle gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte ödenmek üzere işverene tebliğ olunur.” şeklinde açıklama yapıldığı görülecektir.
Kurumca yapılan araştırma işlemi sırasında, özel bina inşaatlarından dolayı Kuruma bildirilmediği tespit edilen fark işçilik tutarının “işin bitirildiği kabul edilen aya mal edilmesi” gerekmekte ise de, ikincil mevzuatta geçen “faaliyet süresinin son ayına mal edilerek” ibaresinden kastedilmek istenilenin, “işin bitirildiği ay mı”, yoksa “en son işçilik bildiriminde bulunulan ay mı” olduğu konusunda yaşanan tereddütler nedeniyle hatalı işlemler tesis edilebilmektedir.
Hatta işin bitirildiği kabul edilen ay ile en son işçilik bildiriminde bulunulan ayın farklı olduğu durumlarda, inşaatın maliyeti inşaatın bitirildiği aya göre hesaplanmakta, buna karşın fark işçilik tutarı kimi personel tarafından işin bitirildiği aya, kimi personel tarafından da ikincil mevzuatta geçen “faaliyet süresinin son ayı” ibaresindeki “son ay” ibaresinden dolayı en son işçilik bildiriminde bulunulan aya (en son aylık prim ve hizmet belgesi düzenlenen aya) mal edilebilmektedir.
Özellikle 2011/13 sayılı Genelgede yer alan, “… inşaatın bitiş tarihi ise işverence Kuruma yapılan başvuruda dilekçe tarihi beyan edilen tarihten itibaren bir ay içerisinde ise beyan edilen tarih, değilse dilekçenin Kuruma intikal ettirildiği tarih olarak kabul edilir.” ibaresi nedeniyle inşaatın bitirildiğini bir aylık süre geçtikten sonra beyan eden işverenler açısından, “faaliyet süresinin son ayına mal edilerek” ibaresin hatalı yorumlanması nedeniyle, fark işçilik tutarı işin bitirildiği ay yerine en son işçilik bildiriminde bulunulan aya mal edilebilmekte, haliyle bu durumda kalan işverenler yüksek tutarlarda gecikme zammı ödemek durumunda kalabilmektedirler.
Örneğin, 2013/Mayıs ayında başladığı özel bina inşaatı için en son 2014/Ekim ayında işçilik bildiriminde bulunan bir işveren tarafından, inşaatın 25/10/2014 tarihinde bitirildiği hususunun 10/1/2015 tarihli dilekçe ile bildirildiği varsayıldığında, dilekçenin işin bitim tarihinden itibaren bir aylık süre geçtikten verilmesi nedeniyle dilekçenin Kurum kayıtlarına intikal tarihi (10/1/2015 tarihi) inşaatın bitiş tarihi olarak kabul edilmektedir. Haliyle inşaatın bitiş tarihi olarak 10/1/2015 tarihi esas alınarak 2014 yılı birim metrekare maliyet bedelleri üzerinden araştırma yapılmasına rağmen, hesaplanan fark işçilik tutarı kimi personel tarafından 2014/Ekim ayına, kimi personel tarafından da 2015/Ocak ayına mal edilebilmektedir.
Bu bağlamda, fark işçilik tutarının mal edileceği ayla ilgili olarak ikincil mevzuatta geçen “faaliyet süresinin son ayına mal edilerek” ibaresinden kastedilmek istenilenin, “işin bitirildiği ay olduğunun,dolayısıylaKurumca yapılan araştırma işlemi sonrasında tespit edilen fark işçilikten kaynaklanan prim borcunun inşaatın bitirildiği kabul edilen aya mal edilmesi gerektiği unutulmamalıdır. Ayrıca, ikincil mevzuatta geçen “faaliyet süresinin son ayına mal edilerek” ibaresinin “işin bitirildiği aya mal edilerek” şeklinde değiştirilmesi halinde, fark işçilikten kaynaklanan prim borçlarının hangi aya mal edileceği hususundaki tereddütlerin de önüne geçileceği düşünülmektedir.
Eyüp Sabri DEMİRCİ
Sosyal Güvenlik Kurumu İşverenler Daire Başkanlığı
Şube Müdürü