KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinin 1 numaralı bendinde; kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, 2 numaralı bendinde ise, safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
Bu hüküm uyarınca tespit edilecek kurum kazancından Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 40'ıncı maddesinde yer alan giderlerin indirileceği belirtilmiştir.
Diğer taraftan, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 40 ıncı maddesinin 1 numaralı bendinde, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel gider ticari kazancın tespitinde gider indirimini mümkün olduğu kabul edilmiştir.
Gelir Vergisi Kanununun 61 inci maddesinde, "Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.
Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olmasının veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunmasının onun mahiyetini değiştirmez." hükmü yer almaktadır.
Diğer taraftan aynı Kanunun 94 üncü maddesin 1 inci fıkrasının 1 inci bendinde ise "Hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup, ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç) 103 ve 104 üncü maddelere göre tevkifat yapılacağı" hükme bağlanmıştır.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, firmanızın satışları teşvik gayesiyle, sözleşmeli bayilerinin bordrosunda kayıtlı olan personele dağıtılması düşünülen kartlara yüklenecek paralar, bayilere ödenen ciro primi niteliği taşımaktadır. Söz konusu ciro primlerinin, bayi tarafından şirketinize fatura edilmesi durumunda, şirketiniz tarafından kurum kazancının tespitinde pazarlama satış gideri, bayi tarafından da gelir olarak dikkate alınması gerekmektedir.
Öte yandan bayi tarafından, çalışanlarına verilecek kartlara yüklenecek bedellerin, ücret bordrosuna dâhil edilmek ve Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin fıkrasının 1 numaralı bendine gelir vergisi tevkifatına tabi tutulmak suretiyle Gelir Vergisi Kanununu 40 ıncı maddesinin birinci fıkrasının 1 numaralı bendine göre gider olarak dikkate alınması mümkündür. Bunun yanı sıra, hediye kartı organizasyonu yapan firma tarafından, firmanız adına düzenlenecek faturada sadece sunulan kart hizmeti karşılığı tahakkuk eden komisyon tutarının yer alması kaydıyla, söz konusu komisyon gideri de firmanız tarafından pazarlama gideri olarak indirim konusu yapılabilecektir.
KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN
KDV Kanununun;
1/1 inci maddesinde; Türkiye'de ticari, sınaî, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerinin KDV'ye tabi olduğu,
2/1 inci maddesinde; teslimin, bir mal üzerindeki tasarruf hakkının malik veya onun adına hareket edenlerce alıcıya veya adına hareket edenlere devredilmesi olduğu,
3/a maddesinde; vergiye tabi malların her ne suretle olursa olsun, vergiye tabi işlemler dışındaki amaçlarla işletmeden çekilmesinin de teslim hükmünde olduğu,
10 uncu maddesinin (a) bendinde; mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde malın teslimi veya hizmetin yapılması anında, (b) bendinde; malın tesliminden veya hizmetin yapılmasından önce fatura veya benzeri belgeler verilmesi hallerinde, bu belgelerde gösterilen miktarla sınırlı olmak üzere fatura ve benzeri belgelerin düzenlenmesi anında vergiyi doğuran olayın meydana geleceği,
29/1 inci maddesinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV'den, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV'yi indirebilecekleri,